Boğaziçi’nin Anadolu kıyısında, Üsküdar, Paşalimanı ile Beylerbeyi arasında bulunan Kuzguncuk semtindeki evler; rengarenk ve genellikle 3 katlıdır. Evlerin dışarı taşan geniş saçakları, yayvan çizgiler, farklı yönlerdeki cumbaları, kiremit örtülü çatıları ile bir bütünlük oluşturmaktadır.

17. yüzyıl kaynaklarında Kuzguncuk’un bir Musevi köyü olarak anıldığı görülmektedir. Bu semt, yıllar geçtikçe Rumlara, Ermenilere ve Müslümanlara da kucak açmıştır. Bir kültür mozaiği sunan Kuzguncuk’taki evlerin sokaklara ve meydanlara bakan cepheleri boyalı ve sıvalıdır. Doğadan ilham alınan canlı ve kontrast renkler, evlerin dış cephelerinde çoğunluğunda görülmektedir. Evler genellikle bahçeli veya bahçe içindedirler. Tümüyle kagir ya da kagir zemin kat üzerinde yükselen ahşap üst katlardan oluşmaktadır.

Son dönemlerde Kuzguncuk, İstanbulluların tercih ettikleri bir semt haline gelmiş ve eski evlerin restorasyonu hızlanmıştır. Mahalle kültürünün oldukça yaygın olduğu Kuzguncuk hem turistik hem de yaşam alanı olarak şehrin ikonik semtlerinden biridir.